Tarih 11 Eylül 2001.
İsmi
henüz yeni yeni duyulan aşırı dinci El Kaide örgütünün militanları akıl almaz
yöntemle Amerika'ya saldırıyorlar ve kendileri dahil 2996 kişinin ölümüne neden
oluyorlar.
Herkes
tedirgin , herkes bekleyiş içersinde...
Ne
olacak şimdi ?
Uçak
,tren seferleri duruyor. İnsanlar seyahat etmekten, dışarı çıkmaktan
korkuyorlar....
Bizim
biraz farklı bir tedirginliğimiz ve bekleyişimiz var ;
O
dönem çalıştığım uluslararası firma , markanın satış sonrasında ülke birincisi
olması nedeniyle iki bayimizle ve eşimle birlikte Afrika ve Okyanusya'ya
gönderecek olması....
Ülkeden
ayrılış tarihi 20 Eylül ,biletler hazır ,program yapılmış, vizeler tamamlanmış
ancak firmadan gelecek haberi bekliyoruz.İptal büyük bir olasılık...
Global
firmalarda güvenlik çok önemli ve sadece bu işle çalışan bir bölüm mevcut...
Sonunda
Amerika'dan haber geldi. Büyük bir organizasyon olduğu için iptal etmemişler
....
Sevinmiştik
, bu program katılmak her çalışana nasip olmazdı..
İlk
durak Almanya aktarmalı Johannesburg , oradan özel uçakla Kruger doğa parkı
oldu.
Vahşi
orman içiersinde , havuzlu villalar , yiyecek , içecek her türlü konfor
mevcuttu.
Geceleri
yemek ve eğlence gündüzleri safari.....
Sabahın
erken saatlerinde üstü açık arazi araçlar ile vahşi doğaya ekipler halinde
yayılmak. Hayvanları izlemek....
Aslanlar
, kaplanlar ,filler, zebralar..... Artık aklınıza ne gelirse..
Üstü açık araçlar
hayvanların 3-5 metre yakınına kadar yaklaşıyor açık ancak
hayvanlar saldırı yapmıyorlardı. Özellikle aslanlar ,kaplanlar hep birlikte oturuyor
ve gevrek gevrek insanlara bakıyorlardı.
Doğal
olarak korkuyor ve merak ediyorduk , neden saldırmıyorlar ?
Acaba
biz gelmeden ilaç mı verdiler ?
O
büyük parkta bunu yapabilmek mümkün değildi..
Merakımızı
rehber giderdi...
Karnı
tok aslan , insan ve hayvanlara saldırmaz. Biz hayvanların avlanma saati
sonrasını seçtiğimiz için tehlike yok merak etmeyin.
İşte
size doğadan çok önemli bir mesaj....
Tok saldırmıyor. Ya aç olduklarında ?
Babysitter
bizim lugatımıza İngilizce'den girdi. Bebek bakıcısı demek..
Amerika
ve İngiltere'de çocuklara bakmak için genelde üniversiteli kızların saatlık
yaptıkları iş.
Karı
koca yemeğe ,konsere gider , babysitter ise çocuklara bakmaya eve ..
Üniversite
çağı ,güzel güzel , diri vucutlu genç hatunlar...
Evin erkeği ilgi duymaya başlar hatunun birine..
Açtır, gözü doymamıştır..
Hele hele karısıyla arası kötüyse...
Hatuna para lazım o da pek kayıtsız kalmaz evin reisine..
Seviyeli bir ilişki başlar aralarında..
Gizlice buluşmalar , otel odaları ,garsoniyerler..
Her iki tarafta memnundur ilİşkiden..
Alan razı veren razı...
Ancak evin hanımı hesaba katılmamıştır..
Açığa
çıkar ilişkiler , hiç bir şeyin gizli kalamayacağı gibi...
Kadın
öğrenir....
Amerikalı
bu , ekonomik özgürlüğüne sahip,,,
Bireysel öz güveni fazla....
Toplar tası tarağı doğru yeni bir hayata yelken açar....
Bizim birçok kadınımız gibi değildir.
Razı değildir bir çok kez aldatılmaya..
Zevki
,safası , kişisel mutluluğu için hertürlü ortamı yaratmaya çalışan koca ortada
kalır.
Artık
kirli donlarıyla başbaşadır...
Ülkemizde
hem aile hayatında hemde siyasette buna benzer hikayeler çok oluyor..
Dört
kadına ,kumaya,metrese ,mutaya razı çok insan var...
İktidarı
oluşturanlar da aç gözlülüklerini her seviyede belli ediyorlar..
Amaca
ulaşmak için kullandıkları araçları çoğaltmak istiyorlar..
Vakıflar
, İmam hatipler , muhtarlar ,yandaşlar , garip guraba yetmedi şimdi de sıra
Suriyeli'lerde .
Suriyeli'leri
vatandaş yapıp oy toplamak istiyorlar....
Avrupalı
Suriyeli'leri istemedi .Sonuçta donanım katılesi düşük insan topluluğu .
Ülkesine huzur vermeyeceğini bildiği için on bin tanesini bile istemedi. Bize
üç milyon paketlenmiş bir millet gönderdiler.
Avrupa
bize babysitter görevi verdi. Karşılığında bir miktar para..
Üç
milyon Suriye'li.... Vatandaş yaparız... Oy deposu...Yüz sene iktidar
garanti....
Diri
vucutlu üniversitesi öğrencisi gibi...
Nasıl olsa itiraz eden, evi terk eden, ekonomik özgürlüğüne kavuşmuş bir millet
yok karşılarında...
Çoğunluğu sadaka kültürüyle hayatını sürdürmeye çalışan bir toplum...
Bundan
iyi fırsat mı olur...
Hazır
Avrupa'dan gelen para da var..
Karınlarını
doyururuz ,bize saldırmaz, biat ederler..
Malum
Maslow ihtiyaç teorisi gibi birgün karınları acıktığında doyurmayı yeterli
bulmayıp vahşi hayvanlar gibi saldırırlarsa ne yaparız ?
O
güne kalmam zaten , kalan düşünsün derseniz...
Vallahi
paramparça ederler kalanları....
İşte
o zaman ateşler ateşler......
Zebaniler
, zebaniler....