20 Ağustos 2012 Pazartesi

RUHSUZ BİNALAR



İngiltere’ye son gittiğimde çok sevdiğim  arkadaşım et yemek için bir Yunan restaurantını önerdi. Adı Cutlemans olan bu et lokantısında çok zor yer bulduk. Yediğimiz T-bone dana pirzolası inanılmazdı .

Cutlemans’ ta yediğimiz etin diğerlerinden farkı neydi ?

Luciano Pavarotti ve Enrico Caruso son yüzyılın en önemli iki tenoru. İsmini sayamayacağım yüzlerce tenor var.

Bu iki tenoru diğerlerinden ayıran fark nedir?

Her semtte işkembe çorbası yapılır. Ancak işi bilenler genelde Dolapdere’ de Apik’i tercih eder.

Apik neden çok beğenilir ?

Türkiye et ülkesi. Hem Anadolu’da hem de İstanbul’da çok güzel et lokantaları var.


Çok pahalı olmasına rağmen Nusret’in kısa sürede bu kadar hızlı bağımlılık yaratmasının sırrı nedir?

Bence ürün ve hizmete ruhunuzu ortaya koyma , müşteriye bu duyguyu iletebilmektir işin sırrı.

Lezzetli bir yemek yemek için gelen müşteri ve lezzet için ruhunu ortaya koyan üretici. Bu ikilinin birbirini tam anlayabilmesi gerek.

Soğanı kestiğinizde gözünüzden yaş gelir, güçlü yapısı vardır. Peki gülmeyi sağlayan sebze ismi biliyormusunuz?

Komedi oynayan tiyatrocunun espiri yapmak için , seyircinin de espiriyi anlaması için yeterli zekası olması gerekir. Ruh son derece önemli.

Yeni devasa adliye binaları yaptık diye övünüyoruz. Gazetecileri , fikirlerini yazan aydınları içeri atıyoruz.

Spor tesisleri yaptık diyoruz Londra Olimpiyat’ından beklentimizi karşılayamadan dönüyoruz.

Her ilimize üniversite yaptık diye seviniyoruz ancak akademik kriter açısından belirlenen  ilk 500 üniversite arasına çok az kurumumuzu sokuyoruz.

Gösterişli , görkemli iş merkezleri ve şirketler kuruyoruz ancak çalışanların mutsuzluğunu engelleyip,işten ayrılmaların önüne geçemiyoruz.

Aşçı ruhunu yemeğe lezzet olarak katıyorsa , yöneticiler de samimiyetini , ruhunu katıp insanların mutluluğu için çalışmalıdırlar.

Sonuçta espiriye cevap verecek çalışan sayısı mutlaka artacaktır.

Sonuçta samimiyeti olmayan ruhsuz binalar sadece taş ve betondan ibarettir.

Hiç yorum yok: